Milletvekili Gülaçar TBMM Genel Kurulunda ailenin önemine dair konuştu
TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ’NDE 2022 YILI BÜTÇE GÖRÜŞMELERİ DEVAM EDERKEN, AİLE VE SOSYAL HİZMETLER BAKANLIĞI BÜTÇESİ ÜZERİNE AK PARTİ GRUBU ADINA SÖZ ALAN VAN MİLLETVEKİLİ OSMAN NURİ GÜLAÇAR AİLE ÜZERİNE ÇOK ÖNEMLİ MESAJLAR PAYLAŞTI.
Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde 2022 yılı bütçe görüşmeleri devam ederken, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı bütçesi üzerine AK Parti Grubu adına söz alan Van Milletvekili Osman Nuri Gülaçar aile üzerine çok önemli mesajlar paylaştı.
Aileyi insanın kendi varoluşunu idrak edebildiği en küçük sosyal dünyası olarak tanımlayan Milletvekili Gülaçar, “Aile mefhumu geniş veya dar bir model de olsa, kendisini oluşturan bireyler arasındaki ilişkiler farklılık arz etse de nihayetinde tüm toplumlarda benzer bir mahiyete sahiptir. Modern döneme kadar farklı coğrafyalardaki toplumlarda aileyi inşa eden ana kaynaklar gelenek, görenek ve dinler olmuştur. Dolayısıyla yeryüzündeki her kültürün birbirinden farklı karakterler taşıyan aile modelleri mevcuttu. Ancak nüfuz ettiği her alanda tek tipleştirmeyi hedefleyen modernizm, aileyi de es geçmemiş, sahip olduğu tüm ideolojik aygıtlar ve kültür endüstrisi ile tüm toplumlarda aileyi homojen bir formata dönüştürmeyi amaç edinmiştir. Temeline bireyciliği koyan modern paradigma, bireye özgü haklar süslemesiyle, özgürlük ve bağımsızlık gibi mottoları maske olarak kullanıp aile yapımızı tehdit eder bir konuma gelmiştir. Bireycilik kendine has bir zihniyet inşa ederek aile bağlarımızın temeli olan dayanışmacı değerlerin terk edilmesine sebep olmuştur” dedi.
“Aile değerlerimiz çözülme sürecinde”
İnsanlar arasındaki ilişkilerin veya aile üyeleri arasındaki ilişkilerin doğal bir ilişki gibi algılandığını söyleyen Milletvekili Gülaçar, “Aslında bu ilişkiler bir hayat tarzı veya dünyayı anlamlandırma biçimi ile inşa edilen ilişkilerdir. Dolayısıyla aile bireyleri arasındaki ilişkilerin değişmesi, kadın erkek arasındaki ilişkilerin değişmesi bir toplumun sahip olduğu dünya görüşünün, hayat tarzının değişmesi demektir. Aile modeli ile hayat tarzı arasında ayrıştırılması namümkün bir ilişki bulunmaktadır. Dolayısıyla aile; bir inancın, bu inancın hayat tarzına dönüştürülmesinin ve gelecek kuşaklara aktarmanın yeridir. Bizim değerlerimiz aileyi toplumun en küçük yapı taşı sayar. Aileyi insanın yetiştiği ve kendisini tamamladığı bir rahim olarak görür. Ancak modern sosyal bilimler toplumu oluşturan en küçük unsuru birey olarak kabul eder. Bizim toplumumuzun aile yapısı da dünyanın geri kalan birçok toplumundaki gibi çözülme sürecinde. Önce çekirdek aile formatıyla geniş ailelerimizi tükettik. Şimdi ise aile yapılarımızı tamamen kaybetmek üzereyiz” ifadelerini kullandı.
“Her birimize ayrı ayrı sorumluluk düşüyor”
“Bizler bu çatı altında sahip olduğumuz inançlar, ideolojiler ve parti politikalarımız vesilesiyle birçok konuda ayrışabiliyoruz” diyen Gülaçar, şöyle devam etti:
“Birbirine taban tabana zıt fikirleri savunabiliyoruz. Ancak aile yapımızın hepimizin ortak değeri olduğuna inanıyorum. Egemen kültür aileyi yok ederken yapılacak iş birbirimizi eleştirmek, birbirimizi suçlu çıkarmak değil. Burada iktidar partisi olarak bize görev düşerken, tüm muhalefet partilerine, sivil toplum kuruluşlarına, medya şirketlerine ve bütün vatandaşlarımıza da ayrı ayrı sorumluluk düşüyor.”
“Bu projeleri kimler fonluyor?”
Kitle iletişim araçları, televizyon programları, diziler, dijital platform yapıtları, sinema filmlerinin birçoğunda ana temanın ailenin hedef alınmasının kanıksanmaması gerektiğini söyleyen Milletvekili Gülaçar, “Birçok popüler yapıtta ailedeki kadın figür, erkeğin şiddeti altında istismar edilen, zincirlerinden kurtulması gereken bir obje halinde sunuluyor. Ailedeki erkek figür şehvet sarmalında aldatmayı bir kaçış yolu olarak gören, amaçsız şahsiyetler olarak sunuluyor. Çocuklar mutsuzluğun hâkim olduğu evde yönünü bilmeyen, cinsiyetini dahi keşfedememiş masum/mazlum yaratıklar olarak sunuluyor. Bunca ahlaksız proje kimler tarafından hangi motivasyonla fonlanıyor? Reyting uğruna sabah kuşağında yayınlanan sözüm ona kadın ve aile temalı televizyon programlarında sergilenen tiyatrolarla ne hedefleniyor?
Her gün bir ailedeki sapkınlığı gözler önüne sermek, bunları haftalarca gündemde tutmak neye hizmet ediyor?” diye konuştu.
“Örnek evlilikler, örnek şahsiyetler”
Bir toplumun ıslahı o toplumdaki en sapkınları ifşa ederek, gündemde tutarak, reklamını yaparak sağlanamayacağını ifade eden Milletvekili Gülaçar, “Bir toplumu ıslah etmek istiyorsanız onlara örnek evlilikler örnek şahsiyetler sunmanız gerekir. Bizim toplumumuzun çoğunluğu kendini Müslüman olarak ifade ediyor. Bizler için en güzel örnek olan Hazreti Muhammed Mustafa’nın (S.A.V) hayatı, aile yaşamı muhteşem bir örnekliktir. Onun izinden gidenlerin hayatları muhteşem örnekliklerdir. Bizlere düşen bu kıymetli değerlerimizi önce kendi toplumumuza sonra da tüm insanlığın istifadesine sunmaktır. Modern teknoloji bize hizmet edecekse ancak kendi değerlerimizi yaygınlaştırmak için hizmet etmeli” dedi.
“Cinsiyet bile flulaştı”
Batının sunduğu hikâyenin sonunu göründüğünü ifade eden Milletvekili Gülaçar, “Ailenin paramparça olduğu, insani değerlerin buharlaştığı, cinsiyetin bile flulaştığı bir son bıraktılar önümüze. Modern hayat, bize sunduğu aile formatıyla önce yaşlıları evden çıkarıp huzurevlerine kapattı. Sonra çocukları gün boyu kreşlere, bakımevlerine kapattı. Anneyi vahşi kapitalizmin kucağına itti. Babayı ise gün boyu uğraşının ardından medya araçlarının kölesi yaptı. Aile darmadağın oldu. Daha fazla vakit kaybetmeden toplumumuzu çürüten bu acı gerçekle yüzleşip harekete geçmeliyiz. Değerlerimizi ifsad eden popüler kültür mamullerini süzgeçten geçirmeliyiz. Medya araçlarında sapkınlığın ifşası ve gündemde tutulması yerine, örnekliklerin sayısını artırmalıyız” diye konuştu.
“Eli öpülesi annelere selam olsun”
Evinde çocuğunu yetiştiren anneye hak ettiği değerin ve konumun verilmesi gerektiğini söyleyen Milletvekili Gülaçar, “Bir mahalle baskısıyla sanki eve hapsolmuş, hiçbir işe yaramayan, özgürlüğüne bir an önce kavuşması gereken şahıs olarak sunulmasına engel olmalıyız. Bir toplumu ıslah ve inşa eden eli öpülesi annelerdir. Güzel ahlak üzere evlat yetiştiren tüm annelere selam ederken genel kurulu saygıyla selamlıyorum” şeklinde konuştu.