İzmir iş dünyası: “Aşı kartı uygulaması ile tekrar kapanmaların önüne geçmek mümkün”
EGE İHRACATÇI BİRLİKLERİ (EİB) KOORDİNATÖR BAŞKAN JAK ESKİNAZİ, (SOLDAN BİRİNCİ) İZMİR TİCARET ODASI (İZTO) YÖNETİM KURULU BAŞKANI MAHMUT ÖZGENER, İZMİR TİCARET BORSASI (İTB) YÖNETİM KURULU BAŞKANI IŞINSU KESTELLİ, EGE BÖLGESİ SANAYİ ODASI (EBSO) YÖNETİM KURULU BAŞKANI ENDER YORGANCILAR, ORTAK AÇIKLAMA YAPTI. (İSİMLER FOTOĞRAFTA SOLDAN SIRALANMIŞTIR)
İzmir Ticaret Odası (İZTO), Ege Bölgesi Sanayi Odası (EBSO), İzmir Ticaret Borsası (İTB) ve Ege İhracatçı Birlikleri (EİB), yaptıkları ortak açıklamada pandemi tedbirlerinin esnetilmesini takiben artan vaka sayılarının kontrol altına alınması için aşı kartı uygulamasının değerlendirilebileceğini dile getirdi.
İzmir Ticaret Odası (İZTO) Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Özgener, Ege Bölgesi Sanayi Odası (EBSO) Yönetim Kurulu Başkanı Ender Yorgancılar, İzmir Ticaret Borsası (İTB) Yönetim Kurulu Başkanı Işınsu Kestelli ve Ege İhracatçı Birlikleri (EİB) Koordinatör Başkan Jak Eskinazi, vaka sayılarının artması üzerine ortak bir açıklama yaptı. Ortak açıklamada, Covid-19 salgınının ülkemizde görülmeye başlamasından bu yana geçen sürede başta restoran ve kafeler ile düğün, fuar organizasyonları ve kongreler olmak üzere hizmet sektöründe faaliyet gösteren işletmelerin ciddi ciro kayıpları yaşadığı belirtildi.
“Aşı kartı uygulamasının güçlü bir çözüm olacağına inanıyoruz”
Açıklamada, “Bu süreçte restoran ve kafeler 70 günden fazla tam kapanma yaşarken, yaklaşık 5 ay süresince sadece paket servis ile hizmet verebildi. Aynı şekilde, kuaför ve berberler yaklaşık 50 gün kepenk indirirken, spor salonları da toplamda 4 ay kapalı kaldı. Ayrıca etkinlik ve düğün salonları 15 ay boyunca sadece 2 ay açık kalabildiler. Özellikle hizmet sektörü gibi tekrar kapanmayı ticari olarak göğüsleyemeyecek durumda olan işletmeler için aşı kartı uygulamasının güçlü bir çözüm olacağına inanıyoruz” denildi.
Başkanlar, pandemi sürecinde alınan tam kapanma veya benzer kısıtlamaların faal işletmelerin ciro kaybı yaşaması dışında yeni kurulan firma sayılarında düşüşe yol açtığının altını çizerek, “Mart 2020-Nisan 2021 döneminde İzmir’de toptan ve perakende ticaret sektöründe kurulan firma sayısı, bir önceki yılın aynı dönemine göre yaklaşık yüzde 13 oranında azaldı. Bununla birlikte kültür, sanat ve eğlence sektöründe kurulan şirket sayıları da yaklaşık yüzde 20 geriledi” şeklinde bilgi verdi.
Ortak basın açıklamasında, Covid-19 kaynaklı olarak kapanmalar hizmet sektöründe yaşanırken, sektöre mal tedarikinde bulunan farklı sektörlerdeki üreticilerin de gerek iç ve gerekse dış pazarda kayıplarla karşı karşıya kaldıkları belirtildi. Açıklamada, “Yapılan anketler de bu durumu teyit etmektedir. İlk 6 ay içinde üreticilerin yüzde 52’sinin iç siparişlerinde, yüzde 43’ünün de dış pazar siparişlerinde farklı oranlarda azalma gerçekleştiğini gördük. Üretimleri aynen devam eden sanayicimizin oranı yüzde 54 iken, farklı oranlarda üretimleri azalanların oranı da yüzde 45’tir” denildi.
“Sınıf içi eğitim ile elde edilen verimliliğe ulaşılamadı”
Pandemi sürecinden en çok etkilenen bir diğer sektörün eğitim olduğunu ifade eden başkanlar, “1,5 yıl boyunca tam zamanlı yüz yüze eğitim verilemedi. Geleceğimizin en büyük teminatı olan çocuklarımızın eğitimini her ne kadar online olarak sürdürsek de sınıf içi eğitim ile elde edilen verimliliğe ulaşılamadı. Açıklanan YKS sonuçları da bunu teyit ediyor. Öte yandan, teknolojik altyapı ve bilgisayar sahipliğinin de bazı bölgelerde çok düşük olması, burada yaşayan öğrencilerimizin online eğitime ulaşabilmesini engelledi. Aşı kartının eğitimde de uygulanmaya başlanmasıyla, öğrencilerimiz yeniden sınıflarına dönerek daha fazla zaman kaybetmeden eğitimlerine yüz yüze devam edebilecekler. Mart 2020-Nisan 2021 döneminde eğitim sektöründe kurulan firma sayısında bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 43 gerileme yaşandı” şeklinde konuştular.
“İstenilen seviyede toplumun aşılanması hedefine ulaşılması büyük önem taşıyor”
Ortak basın açıklamasında ayrıca, “Bu sonuçlar da bize göstermektedir ki henüz pandemi öncesi performansa ulaşamadık. Bu nedenle, virüse karşı zafer kazanabilmemiz için istenilen seviyede toplumun aşılanması hedefine ulaşılması büyük önem taşıyor. Aşıya karşı olan zihniyet karşısında da, aşı kartının devreye alınmasıyla birlikte, gerek kamu hizmetlerinden gerekse kamuya açık alanlardaki hizmetlerden kısıtlı yararlanması sağlanabilir; ancak bu şekilde eski normal düzenimize geri dönebiliriz. Aksi takdirde, aşılanmayan bir kesim toplum sağlığının tümünü riske atarken olası kapanmalar ile gerek hizmet, gerek tarım gerekse de reel sektör ve dolayısıyla da toplum zarar görmeye devam edecektir” denildi.
“Aşı kartı uygulamasının ülkemizde başlatılmasını destekliyoruz”
Dünyanın birçok yerinde aşıya erişimde sıkıntı yaşanırken, Türkiye’nin bu konuda önemli bir avantaja sahip olduğunun da belirtildiği ortak açıklamada, aşı kartı uygulaması ile bu avantajın daha etkin bir şekilde değerlendirilerek, pandemi boyunca uygulanan zorunlu kısıtlamaların ve kapanmaların tekrarının önüne geçilebileceği vurgulandı. İZTO, EBSO, İTB ve EİB başkanları tarafından yapılan ortak duyuruda, aşı kartı uygulaması ile sadece ticari hayatın değil, sosyal ve kültürel yaşamın da normalleşeceğinin altı çizilirken, son olarak şu ifadelere yer verildi:
“Aşı kartı uygulamasına Fransa, İtalya ve Yunanistan gibi bazı Avrupa ülkelerinde başlandı. Pek çoğunun da gündeminde. Biz de aşı olma bilincinin yaygınlaştırılması, bu doğrultuda aşı olan vatandaşlarımız ile işletmelerimizin korunması ve kapanmaların tekrarlanmaması adına aşı kartı uygulamasının ülkemizde başlatılmasını destekliyoruz.”