Hazine ve Maliye Bakan Yardımcısı Nebati: “Erzincan Türkiye’nin ortalamasıyla büyüyen bir şehrimiz”
HAZİNE VE MALİYE BAKAN YARDIMCISI NEBATİ, “ERZİNCAN TÜRKİYE’NİN ORTALAMASIYLA BÜYÜYEN BİR ŞEHRİMİZ” DEDİ.
Hazine ve Maliye Bakan Yardımcısı Dr. Nureddin Nebati, Erzincan’da bulunan iş insanları ve kurum müdürleriyle bir araya geldi. Nebati, Erzincan’ın ve Türkiye’nin büyüme oranlarına dikkat çekerek, “Erzincan Türkiye’nin ortalamasıyla büyüyen bir şehrimiz” dedi.
Bir dizi ziyaret ve temaslarda bulunmak üzere Erzincan’a gelen Hazine ve Maliye Bakan Yardımcısı Dr. Nureddin Nebati kentte bulunan iş insanları ve kurum müdürleriyle AFAD İl Müdürlüğünde düzenlenen Erzincan İş Dünyası Buluşmasına katıldı. Birçok iş adamının, kurum müdürlerinin ve il protokolünün katıldığı buluşmada konuşma yapan Nebati, Türkiye’nin büyüme oranları ile ilgili bilgiler verdi. Erzincan’a yapılan yatırımları da takip ettiğini belirten Nebati, “Erzincan Türkiye’nin ortalamasıyla büyüyen bir şehrimiz” dedi.
Hazine ve Maliye Bakan Yardımcısı Dr. Nureddin Nebati konuşmasında, “Gerçekten Erzincan birçok yatırma hak etti. 18 yılda 17,7 milyar liralık yatırım almış. Ciddi bir yatırım. Az önce valimiz ifade ettiler, birkaç yılda değişimi gözlerinize görebiliyorsunuz. Kişi başına düşen gelir açısından da Türkiye’nin ortalamasına yakın bir şehrimiz. İhracat biraz daha geliştirilmesi gereken fakat iş insanlarımızın, iş dünyamızın gerek hükümet ve gerek merkezi idare ve buradaki yerel temsilcileriyle biraz daha gayret göstererek inşallah ihracatta da önemli adımlar atacak bir şehir. Tulum peyniriyle, cimin üzümüyle, Refahiye balığıyla, Erzincan kesme kadayıfıyla Kemaliye ya da eğin dutuyla Türk patentinden coğrafi işaret tescil belgesi alan bir şehir. Ama aynı zamanda sanayide var. 1 adet proje aşamasında olan tarıma dayalı ihtisas Organize Sanayi Bölgesi (OSB) ki buna çok önem vermemiz gerekir diye düşünüyorum. Tarıma dayalı, hayvancılığa dayalı, koyunun merkezi olan bir şehir burası. Bu ikisini de merkeze alarak bunu sanayiye dönüştürecek, işletme mantığında dönüştürecek adımın atılabilmesi için bu ihtisas OSB’nin bir an önce bitirilmesi ve fizibilite aşamasını geçmesi temennimizdir. Tarımsal destekler 2020 yılında 85 milyon liraya açmış durumda. Hayvancılık ve balıkçılıkta da yaklaşık 78 bin olan arı kovanı sayesinde 100 bine çıkmış durumda” ifadelerini kullandı.
Türkiye’deki büyüme oranları hakkında bilgi veren Nebati, “Büyümeye baktığımız zaman Erzincan’da Türkiye’nin ortalamasıyla büyüyen bir şehrimiz. Ama biraz da Türkiye’nin rakamlarından bahsetmek istiyorum. 2002’den 1999 yılına döndüğümüzde Türkiye’deki büyüme oranı yüzde 0,9. 2003’ten 2020 yılına kadarki Türkiye’nin büyüme oranı yüzde 5,1. Sürekli büyüyor. Satın alma gücü paritesine göre Türkiye 2002 yılında 17’nci sıradayken bugün çok şükür 11’inci sıraya yükselmiş durumda. Bakın küresel ekonomi geçen yıl yüzde 3,2 buçuk. Ticaret hacmi yüzde 8,2 daraldı. Küresel doğrudan yabancı yatırımcı girişleri bütün dünyada yüzde 35 azaldı. Ama buna rağmen Türkiye 2020 yılında Çin ile birlikte G20’de pozitif büyüyen ve ayrışan bir ülke oldu. İlk çeyrek büyümemiz ise 2021’de 7,2 ikinci çeyrek büyümemize 21,7. Şimdi ben hemen her hafta bir ile gidiyorum. Aylar önce Türkiye ikinci çeyrekte baz etkisi ile ve ölçü göstergelerinde bize verdiği ipuçlarıyla yüzde 20’lerin üzerinde büyüyecek demişti yüzde 21,7 büyüdü. İngiltere yüzde 22 büyüdü. Ama geçen yıl yüzde 20 küçülen bir 2’nci çeyrek karşılaştırması var. Türkiye geçen yıl aynı çeyrekte 9,9 küçülürken bugün 20,7 büyüdü. Türkiye bulunduğu coğrafi ortam ve coğrafya avantajlarla kaderini en iyi şekilde yöneten ülkelerin başında geliyor. Bugünkü ölçü göstergelerine baktığımız zaman 3’üncü çeyrekte de önemli bir büyüme katkısıyla karşı karşıya kalacaktır. Güven endeksi Temmuz ayında 114,8 ile 9 yılın zirvesine çıktı, kinci çeyrekte geçen yılın aynı dönemine göre toplamda yüzde 22,7 artan hizmetler sektöründe de salgının olumsuz etkileri bertaraf edildi ve hizmet güven endeksi de Covid-19 kısıtlamalarının olduğu Nisan-Mayıs ayından sonra artarak yüzde 116 seviyesine çıktı. Milli gelirimiz, 238 milyar Dolardan aldığımız milli geliri 960 milyar Dolara kadar çıkarttık ama maalesef işte salgın nedeniyle bir miktar düşme gösterdi ama 2023 yılına gelirken inşallah İnşallah 1 trilyon Doların üzerine çıkar bir milli gelire sahip ülke hale getirmiş olacağız. Her toplantıda şu 3 örneği veririm. Birincisi, az önce ifade ettiğim, ticaret hacminin daraldığı, ekonominin daraldığı, doğrudan yatırımların ciddi bir şekilde radikal bir şekilde daraldı bir dönemde Türkiye’de açılan şirketlerin sayısı kapanan şirketlerin sayısından fazla. İkincisi açılan şirketlerin sayısı mesela 2019’da 85 bin iken 2020’de pandeminin en derin hissedildiği yılda 103 bine çıktı. Yüzde 20’lik bir artış var. İnsanlarımız Erzincan’da İstanbul’da Ankara’da Karadeniz ve Akdeniz’de nereye bakarsanız bakın şirket kurmuşlar. Şirketlerini kapatanları baktığımızda yüzde 13,5 bir kapanış14 binden 16 bine çıkmış” diye konuştu.