Bakan Muş: “Attığımız adımlarla gelecek nesillerin gündeminde Türkiye’nin cari açık problemi olmayacak”
TİCARET BAKANI MEHMET MUŞ, CARİ AÇIK SORUNUNU TÜRKİYE’NİN GÜNDEMİNDEN ÇIKARACAKLARINI BELİRTEREK, “ATTIĞIMIZ ADIMLARLA GÖRECEKSİNİZ Kİ GELECEK NESİLLERİN GÜNDEMİNDE TÜRKİYE’NİN CARİ AÇIK PROBLEMİ OLMAYACAK. BUGÜN DÜNYA İLE TAM BİR ENTEGRASYON İÇİNDE KALAN BİR TÜRK EKONOMİSİ MEVCUTTUR. YİNE KURALLI SERBEST PİYASANIN İŞLEDİĞİ ÜLKEMİZDE TİCARETİN GÜVENİLİR, HIZLI VE KOLAY BİR ŞEKİLDE YAPILDIĞI BİR EKONOMİK YAPI MEVCUTTUR. BU DOĞRULTUDA DİJİTAL DÖNÜŞÜME, YEŞİL VE DÖNGÜSEL EKONOMİYE VERDİĞİMİZ DESTEKLERLE GELECEĞİMİZDE YATIRIM YAPMAYA DEVAM EDİYORUZ” DEDİ.
Ticaret Bakanı Mehmet Muş, cari açık sorununu Türkiye’nin gündeminden çıkaracaklarını belirterek, “Attığımız adımlarla göreceksiniz ki gelecek nesillerin gündeminde Türkiye’nin cari açık problemi olmayacak” dedi.
Ticaret Bakanı Mehmet Muş, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) İkiz Kuleler’de düzenlenen “TOBB Türkiye Sektör Meclisleri İstişare Toplantısı”na katıldı. TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu’nun da konuşmacı olarak katıldığı toplantıda açıklamalarda bulunan Bakan Muş, Türkiye Sektör Meclislerinin kamu ile özel sektör arasında bir köprü vazifesi gördüğünü ve çeşitli iş birliği ile ortaklıkların geliştirilmesinde önemli rol oynadığını belirterek, “Türkiye Sektör Meclisleri geçtiğimiz 15 yılda ülkemiz ekonomisine büyük katkı sağlamıştır. Ticaret Bakanlığı olarak bizler de ülkemizde hızlı, kolay ve güvenli ticari ortam tesis etme hedefi doğrultusunda teknolojinin sunduğu imkanlardan yararlanarak iş insanlarına daha iyi hizmet sunmayı amaçlayan çalışmalarımızı ara vermeden sürdürüyoruz” dedi.
Muş, bakanlık olarak başta TOBB bünyesindeki sektör meclisleri olmak üzere özel sektör kuruluşlarının da orta koyduğu çalışmaları, etki analizlerini ve yol haritalarını dikkatle incelediklerini ve çalışmalarında sıklıkla bu verilerden yaralandıklarını söyledi.
“Türkiye’de hızlı, kolay, bürokratik külfetlerden arındırılmış ve aynı zamanda güvenli ve sürdürülebilir ticari ortamı tesis etmek temel hedefimizdir”
TOBB’un bir yandan Türkiye’nin dört bir yanındaki üyeleri ile yakın temas gündeminin tespit edilmesinde faaliyet gösterirken bir yandan da ticari diplomasi alanında önemli bir rol oynadığını dile getiren Bakan Muş, “Bu nedenle şimdiye kadar yapmış olduğumuz birçok çalışmada başta TOBB üyeleri olmak üzere iş dünyamızın temsilcileri ile istişareye önem verdik. Bundan sonraki süreçte de iş dünyası ile istişarelerimizi sürdüreceğiz. Ticaret, yatırım, istihdam ve iş birliği imkanlarını konuşmaya devam edeceğiz. Yaşanan sıkıntıları kaynağından öğrenecek, zamanla kalıcı çözümler üreteceğiz. Türkiye’de hızlı, kolay, bürokratik külfetlerden arındırılmış ve aynı zamanda güvenli ve sürdürülebilir ticari ortamı tesis etmek temel hedefimizdir” diye konuştu.
Mevcut hükumetin dirayetli duruşu ve iş insanlarının gayreti sayesinde pandemi döneminde dünyaya göre Türkiye’nin istihdamının büyük yara almadığını, üretim ve ihracatın ise birçok sektörde artarak devam ettiğine vurgu yapan Bakan Muş, “Bu nedenle bugün burada ekonomimizde çarkların daha hızlı dönmesi ve üretilen katma değerin artması için sektör temsilcilerimizin görüş ve önerilerini duymayı bir hayli önemsiyorum” dedi.
“Ülkemizde ihraç pazarlarımızdaki toparlanmanın katkısıyla büyümesini ivmelendirmeye devam etmektedir”
Bakan Muş, 2020 yılında küresel ekonomide yüzde 3,3’lük tarihsel bir daralma yaşanırken dünya mal ticaretinde ise küçülmenin yüzde 5,3 olduğunu hatırlatarak şunları söyledi:
“Pandeminin etkilerinin ağır yaşandığı bu zor yılın ardından dünyada uygulanan geliştirici para ve maliyet politikalarının da etkisiyle 2020 yılının ikinci yarısından itibaren güçlü bir toparlanma görülmeye başlanmıştır. Aşılamanın hızlanması ve 2021 yılına ilişkin öncü göstergeler ile küresel ekonomide toparlanmanın devam ettiğini görmekteyiz. Küresel ekonomiye güçlü bir şekilde entegre olan ülkemizde ihraç pazarlarımızdaki toparlanmanın katkısıyla büyümesini ivmelendirmeye devam etmektedir.”
“Ülkemizin önceki dönemde yüzde 4,9 olan 2021 GSYİH Büyüme Beklentisi son anket döneminde güncellenerek yüzde 5,8’e yükseltilmiştir”
Türkiye’nin 2020 yılında Covid-19 salgınına rağmen yüzde 1,8 oranında büyüme gerçekleştirdiğini anımsatan Bakan Muş, şöyle devam etti:
“Dünyada Çin’den sonra büyüyen sadece ülkemizdir. 2021 yılı ilk çeyreğinde net ihracat ve yatırımların katkısıyla yüzde 7 oranında büyüyerek G-20 içinde Çin’den sonra en hızlı büyüme performansını sergiledik. Merkez Bankası’nın geçtiğimiz günlerde yayınlanan Piyasa Katılımcıları Anketi’ne göre ülkemizin önceki dönemde yüzde 4,9 olan 2021 GSYİH Büyüme Beklentisi son anket döneminde güncellenerek yüzde 5,8’e yükseltilmiştir. Nitekim Haziran ayında imalat sanayi kapasite kullanım oranı bir önceki aya göre 1,3 puan artışla 76,6 olarak gerçekleşmiş ve son 1 buçuk yılın zirvesini görmüştür. Mayıs’ta 49,3 olarak ölçülen imalat PMI endeksi Haziran’da yeniden eşik değer 50’nin üzerine çıkarak 51,3 olmuştur. Ayrıca reel kesim güven endeksi, mevsimsellikten arındırılmış olarak Haziran ayında bir önceki aya göre 2,7 puan artış ile 109,8 seviyesinde gerçekleşmiş durumdadır.”
Söz konusu göstergelerin somut sonucu olarak ihracatta ilk 6 ayda 2020’ye göre yüzde 40’lık bir artış gerçekleştirdiklerini belirten Muş, “İhracatımız son 12 aylık döneminde 200 milyar dolar seviyesine ulaşarak cumhuriyet tarihinin rekorunu kırmış durumdadır. İhracatın ve yatırımların katkısıyla gerçekleşen büyümemiz, gelecek kuşakların daha müreffeh bir ülkede yaşamasını mümkün kılacaktır. Uzun yıllardır ülkemizin büyüme ile önemli gündem maddelerinden biri de cari açık meselesidir. Cari açığımız da büyük oranda enerji ithalatımızla alakalıdır. Karadeniz’de çok önemli keşifler yapıldı. Önümüzdeki dönemde başka müjdelerin de geleceğini öngörüyoruz. Buradaki kaynakların ekonomimize kazandırılmasıyla katma değerli ihracat ve yatırımların desteklediği büyümemizle birlikte düşünüldüğünde cari açığın orta vadede ülkemizin gündeminden düşeceğine inanıyoruz” dedi.
“Attığımız adımlarla göreceksiniz ki gelecek nesillerin gündeminde Türkiye’nin cari açık problemi olmayacak”
Cari açık sorununu Türkiye’nin gündeminden çıkaracaklarına vurgu yapan Muş, “Attığımız adımlarla göreceksiniz ki gelecek nesillerin gündeminde Türkiye’nin cari açık problemi olmayacak. Bugün Dünya ile tam bir entegrasyon içinde kalan bir Türk ekonomisi mevcuttur. Yine kurallı serbest piyasanın işlediği ülkemizde ticaretin güvenilir, hızlı ve kolay bir şekilde yapıldığı bir ekonomik yapı mevcuttur. Bu doğrultuda dijital dönüşüme, yeşil ve döngüsel ekonomiye verdiğimiz desteklerle geleceğimizde yatırım yapmaya devam ediyoruz” ifadelerine yer verdi.
“Özel sektörümüzün kamu ile uyum içerisinde azim, kararlı ve fedakarlıkla çalışmalarına devam etmesi elzemdir”
Ekonominin sürdürülebilir bir düzleme oturtulması ve daha üst seviyelere ulaşılması için iş insanlarına büyük görev düştüğüne dikkati çeken Muş, “Bu doğrultuda özel sektörümüzün kamu ile uyum içerisinde azim, kararlı ve fedakarlıkla çalışmalarına devam etmesi elzemdir. Sizlerin özverili katkıları ile daha yükseğe çektiğimiz bu hedef ve göstergeler, birer birer gerçekleştikçe ülkemizin geleceğine olan inancımız perçinleşecektir” ifadelerine yer verdi.
“Türkiye’nin lehine olacak her hizmete sırf siyasi çıkar uğruna engel olmak isteyenlerin neler yaptığını gayet iyi biliyoruz”
İş dünyasının temsilcilerinin 2002’den bu yana Türkiye’de güven ve istikrarın ne kadar önemli unsurlar olduğunu bildiğine vurgu yapan Bakan Muş, “Bu siyasi istikrarın özel sektöre nasıl olumlu yansıdığını bu dönemde özel sektörün nasıl büyük bir sıçrama gerçekleştirdiğini sizler çok iyi biliyorsunuz. Türkiye’ye yapılan büyük altyapı, sanayi, bilişim ve teknoloji yatırımları ile bugün ülkemiz bambaşka bir ekonomik çehreye kavuşmuştur. Bu istikrar ortamını bozmaya çalışanların Gezi Olayları’ndan 17-25 Aralık’a ve 15 Temmuz hain darbe girişimine kadar ne tür tezgahlar planladıklarını hepimiz yaşayarak gördük. Türkiye güçlü ve istikrarlı bir siyasi iktidarla bu engelleri ve sinsi planları teker teker bertaraf etmeyi başarmıştır. Şimdi de sırf siyasi saiklerle algı operasyonları yaparak ekonomik kriz çıkması için var gücüyle çalışanların olduğunu ne yazık ki görmekteyiz. Beğenmedikleri mega projeler için iş dünyasının ve yatırımcıları açık açık tehdit eden siyasi çevreleri ibretle takip etmekteyiz. Türkiye’ye yabancı yatırımcı gelmemesi için çağrıda bulunanların hezeyanlarını hayretle izlemekteyiz. Türkiye’nin lehine olacak her hizmete sırf siyasi çıkar uğruna engel olmak isteyenlerin neler yaptığını gayet iyi biliyoruz” dedi.
“Türkiye siyasi istikrarla birlikte bu birlik ve beraberliğini sürdürdükçe önemli hedefleri teker teker gerçekleştirecektir”
Herkesin aynı gemide olduğunu ve Türkiye’nin başarısının herkesin başarısı olduğunu söyleyen Bakan Muş, “Söz konusu Türkiye ise söz konusu milletimizin işi, aşı ve refahı ise tüm fikir ayrılıklarını ve siyasi tartışmaları bir yana koyarak ülkemiz için aynı masanın etrafında bir araya gelebilmeliyiz. Türkiye siyasi istikrarla birlikte bu birlik ve beraberliğini sürdürdükçe bu önemli hedefleri teker teker gerçekleştirecektir” diye konuştu.
“Birileri Türkiye’yi 90’ların kısır tartışmalarına çekmeye çalışabilir, gazete manşetleri ile erken seçim tartışmaları açabilir fakat biz bu tartışmalarla Türkiye’ye vakit kaybettirmeyeceğiz”
Son günlerde basın yayın organlarında bulunan manşetlerde ve muhalefet çerçevelerinde erken seçim çağrılarının yapıldığını belirten Bakan Muş, şunları aktardı:
“Tam ekonomide pandemi sonrası açılması süreci başlamışken, Türkiye ihracatta rekorlar kırarken, sanayide çarklara hızlı dönmeye ve üretim artmaya başlamışken bazı çevreler tarafından erken seçim söylemi dillendirilmeye başlanmaktadır. Bu söylemin ekonomi ve piyasaları olumsuz etkilemek için kasıtlı olarak gündemde tutulduğunu gayet iyi biliyoruz. Türkiye’de erken seçimi gerektirecek ne ekonomik ne de siyasi bir koşul mevcuttur. Türkiye’nin erken seçim tartışmaları ile kaybedecek bir dakikası bile yoktur. Bugüne kadar büyük işlere imza atan hükumetimiz 2023’e kadar daha birçok dev projeyi hayata geçirecek, siz iş dünyasının da katkıları ile Türkiye ekonomisini daha da büyütecektir. Birileri Türkiye’yi 90’ların kısır tartışmalarına çekmeye çalışabilir, gazete manşetleri ile erken seçim tartışmaları açabilir fakat biz bu tartışmalarla Türkiye’ye vakit kaybettirmeyeceğiz. Türkiye’yi bu anlamsız gündemlerle meşgul etmeyeceğiz. Millete hizmet yolunda önümüzde büyük bir ajanda var. Yapacağımız çok işler var. Allah’ın izni ile bunları birer birere gerçekleştireceğiz. Böyle yapay gündemler bizi yolumuzdan asla ve asla alıkoyamaz. Sektör sektör siz iş dünyasının görüş ve önerilerini çok önemsiyoruz. Ticaret Bakanlığı olarak sizlerin sorunlarını çözmek için elimden gelen her şeyi yapmaya hazırım. Hangi sektörün ne sorunu varsa bunları teker teker tespit ediyoruz ve çözüm için hızlı şekilde adımlar atıyoruz. Üretim ve ihracata yönelik vereceğimiz teşviklerde çok hassas olacağız. Keşiflerimizin doğru adrese ulaşması için bir kuyumcu hassasiyetiyle çok ince çalışmalar yürüteceğiz. Amacımız yatırımcımızın, girişimcimizin önünü açmak ve daha çok üretim daha çok ihracat, daha çok istihdam sağlamak ve daha müreffeh bir Türkiye oluşturmaktır. Bu amaca ulaşmak için siz iş dünyası temsilcileri ile el ele omuz omuza mücadele edeceğiz.”
Başta Yeşil Mutabakat ve Gümrük Birliği’nin güncellenmesi konuları olmak üzere Avrupa Birliği (AB) nezdindeki gündemleri yakından takip ettiklerini ifade eden Bakan Muş, “Her iki konu başlığında da iş dünyamızın beklentilerinin farkındayız, kaygılarını da gayet iyi biliyoruz. İnşallah AB nezdindeki bu değişim döneminde de hak ve çıkarlarını da sonuna kadar koruyacağız” dedi.
Covid-19 salgının başta ekonomiler olmak üzere birçok alanda köklü değişimleri tetiklediğine dikkati çeken Bakan Muş, “Bu dönemde özellikle dijitalleşme ivme kazanmış, tüketici tercihlerinde toplumun sağlığı ve iklim değişikliği gibi hassasiyetler ortaya çıkmıştır. Ok yaydan çıkmıştır. Gelinen noktada geri adım atmak artık mümkün değildir. Doğal olarak bu değişimlerin devam etmesi kaçınılmazdır. Bir yandan pandeminin yan etkileri olarak nitelendirilebilecek birçok sorun ise henüz kesin olarak çözüme kavuşturulamamıştır. Bunlar küresel tedarik zincirlerinde ortaya çıkan kırılganlık ve dönemsel olarak yaşanan hammadde krizleri belli başlı emtia fiyatlarındaki hızlı değişimler, finansal dalgalanmaların gelişmekte olan ülkelere para birimleri ve kurlar üzerindeki etkileri gibi ağırlıklı olarak reel ve finansal sektörlere ilişkin belli başlı sorunlardır. Hükumetimiz ülkemizin tüm bu koşullardan mümkün olduğunca az etkilenerek sorunların üstesinden gelmek, ekonomimizin dönüşümünü tamamlayarak makro ekonomik altyapının sağlamlaştırılması için çalışmalarını her zamanki gayret ve özenle sürdürmektedir. 2020’de yakaladığımız ve 2021 yılında devam edeceğini ön gördüğümüz pozitif büyüme ve ihracatımızdaki iyileşme sayesinde dünya ekonomilerinden birçok bakımdan pozitif ayrışmayı hedefliyoruz” değerlendirmesini yaptı.
Muş, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın önderliğinde hem Cumhurbaşkanlığı birimleri gem de ilgili bakanlıklar ile etkin bir uyum ve eşgüdüm içerisinde özel sektörle istişare halinde bugün ve gelecekte tempo içinde çalıştıklarını söyledi.
Mevcut hükumetin ekonominin normal işleyişine dönmesi için başta seri aşılama faaliyetleri olmak üzere her alanda gerekli adımları hızla ve kararlılıkla aldığını ifade eden Muş, “Bu sayede sosyal ve ekonomik hayatımız yeniden canlanma ve dinamizme kavuşmuştur. İnanıyorum ki aşılamada yakaladığımız ivmenin de katkısıyla başta turizm ve lojistik sektörlerinde olmak üzere yakın vadede hizmet sektörümüzde de hızlı bir toparlanmaya şahit olacağız. Stratejik konumu, şoklara ve krizlere karşı kazandığı sağlamlaşan altyapısı, artan tecrübesi ve direnciyle Türkiye Covid-19 sonrası dönemde, küresel sistemde muhakkak hak ettiği konuma ulaşacaktır” diye konuştu.
Hisarcıklıoğlu ve Bakan Muş’un konuşmasının ardından toplantı basına kapalı şekilde devam etti.