“Afetlerden kaynaklanan zararların azaltılması tarım sigortası ile mümkün”

Katıldığı bir televizyon programında konuşan TARSİM Yönetim Kurulu Üyesi ve Tarım Sigortaları Havuz İşletmesi Genel Müdürü Serpil Günal, iklim değişikliğinin tarım üzerindeki olumsuz etkisine değinirken, tarım sigortasının önemine vurgu yaptı.

TARSİM Yönetim Kurulu Üyesi ve Tarım Sigortaları Havuz İşletmesi Genel Müdürü Serpil Günal, 22 Aralık tarihinde ulusal bir televizyon kanalında Noyan Doğan’ın sunumuyla yayınlanan “Bakış” programının konuğu oldu. Günal programda, iklim değişikliğinin tarıma etkisinden, üretimin devamlılığında tarım sigortasının yeri ve önemine, TARSİM’in yapısı ve işleyişinden, 2021 yılında Sistem çerçevesinde elde edilen sonuçlara ve hasar ödemelerine ve Dünyada uygulanan tarım sigortaları sistemlerine kadar pek çok başlık hakkında bilgilendirmelerde bulundu.

Genel Müdür Günal’ın programdaki açıklamalarından öne çıkan satırbaşları şu şekilde:

“Artan dünya nüfusuna paralel olarak insanlığın en temel ihtiyaçlarından biri olan gıda talebinde artışlar söz konusu. Tarım, insan hayatının devamlılığı için gerekli olan gıda gereksinimi karşılaması yanında hammadde üretmesi ve tarımsal sanayisi ile birlikte ülkemiz ekonomisine katkı sağlayan stratejik bir sektör konumunda. Ancak hayatımızda artık iklim değişikliği diye bir gerçek var. Afetlerin sonunda ortaya çıkacak zararların azaltılması ve risklerin yönetilmesi gerekiyor. İşte bu ancak tarım sigortası ile mümkün.

TARSİM, büyük fedakarlıklarla ve alın teri ile faaliyetlerini sürdürmeye çalışan üretici ve yetiştiricilerimizin bitkisel ürünlerini, büyükbaş ve küçükbaş hayvanlarını, seralarını, arılı kovanlarını, kümes hayvanlarını ve su ürünlerini meydana gelebilecek çeşitli risklere ve doğal afetlere karşı koruyan önemli bir kalkan. Bizler tarımın risklerini yönetmeye ve ülkemizin tarım stratejisine uygun olarak hareket etmeye gayret ediyoruz. TARSİM’in bu anlamda büyük sorumlulukları var. 15 yıldır faaliyet gösteren Sistemin en önemli tarafları Tarım ve Orman Bakanlığı ile Hazine Müsteşarlığı’dır. Tarım Sigortaları Havuzu Yönetim Kurulu’nda, 2 üyemiz Tarım ve Orman Bakanlığı’ndan, 2 üyemiz Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumu’ndan (SEDDK), 1 üyemiz Türkiye Ziraat Odaları Birliği’nden (TZOB) ve 1 üyemiz ise Türkiye Sigorta Birliği’ni (TSB) temsilen bulunuyor. Ben de İşletici Şirket’i yani Tarım Sigortaları Havuz İşletmesi’n temsilen bu Yönetim Kurulu’ndayım.

Sistem çerçevesinde 7 farklı sigorta branşı ile hizmet sunuluyor. Bitkisel Ürün Sigortası, Küçükbaş Hayvan Hayat Sigortası, Büyükbaş Hayvan Hayat Sigortası, Kümes Hayvanları Hayat Sigortası, Su Ürünleri Hayat Sigortası, Sera Sigortası ve Arıcılık Sigortası. Aynı zamanda, Gelir Koruma Sigortası ve Köy Bazlı Kuraklık Verim Sigortası alanlarında da hizmet sunuluyor.

Geniş bir teminat kapsamı sunulan Sistem’de üretici ve yetiştiricilerimize, uygun ödeme koşulları ve çeşitli indirimlerle hizmet sunuyoruz. Sistem her geçen yıl büyüyor ve ülke genelinde yaygınlaşıyor. Çiftçimizin memnuniyeti artıyor. Devlet bu sisteme inanıyor. Devlet prim desteği her geçen yıl artıyor ve bugün bazı branşlarda yüzde 67’ye varıyor. 2022 yılında, kuraklık verim sigortasında yüzde 70 oranında devlet prim desteği uygulanacak. Sistemde 2021 yılında da istikrarlı büyüme devam etti. Türkiye genelinde tüm tarım sigortası branşlarında 2.3 milyon adet civarında poliçe üretildi, 115 milyar TL’lik tarımsal varlık, 13 milyon hayvan ve 26 milyon dekar alan sigortalandı. Çeşitli nedenlerden ötürü zarar gören üretici ve yetiştiricilere 2.4 milyar TL hasar ödemesi yapıldı. Sistemin kuruluşundan itibaren 9.7 milyar TL hasar ödemesi gerçekleştirildi. Tüm tarım sigortası branşlarında çeşitli nedenlerle 538 bin hasar ihbarı alındı. 2 bine yakın TARSİM eksperi, risk inceleme, hasar ve verim tespit işlemlerinde bulundu.

Hepimizin bildiği gibi kuraklık bu yıl son derece etkili oldu. Üreticilerimize 214 milyon TL’nin üzerinde hasar ödemesi gerçekleştirdik. Öte yandan Manisa’da don, dolu ve fırtına gibi sebeplerden ötürü zarar gören üzüm üreticilerimize 600 milyon TL hasar ödemesi yaptık. Fındık ürünü zarar gören 11 bin civarındaki sigortalı üreticimize ise 210 milyon TL hasar ödemesi gerçekleştirdik. Buğdayda 170 milyon TL ve kayısıda 142 milyon TL hasar ödemesi yaptık. Bu yıl iklim değişikliğinin de etkisiyle ülkemizin çeşitli noktalarında son derece üzücü sonuçlara yola açan seller ve yangınlar meydana geldi. Bu hadiseler meydana geldikten hemen sonra yaraları sarmak üzere sahada ve üreticimizin yanındaydık. Yangın sebebiyle zarar gören sigortalılarımızın işlemlerini hızlıca tamamladık ve 12 milyon TL hasar ödemesi gerçekleştirdik.

Dünyada tarım sigortaları uygulamaları ilk olarak Almanya’da başladı. Sonrasında ise Amerika’da, Devlet, özel sektör işbirliği olan havuz sistemi uygulandı. Kamu özel ortaklığı sistemi, bizim gibi tarım çeşitliliğinin zengin olduğu ülkelerde kullanılabilecek en uygun sistemdir. TARSİM Sistemi, kuruluşunda İspanya’daki sistemden ilham almıştır. Bugün geldiğimiz noktada TARSİM’in başarısı uluslararası arenada da tanınmaktadır. Dünyada Havuz sistemini başarıyla yürüten 4 ülke bulunuyor. Amerika, Kanada, İspanya ve Türkiye. Bu ülkelerden birisi olmak gerçekten çok gurur verici. Azerbaycan’da tarım sigortaları sisteminin kuruluşunda da rehberlik ettik. Sistem kuruldu ve büyümeye devam ediyor. Onlara her türlü katkıyı sağlamaya devam ediyoruz. Şimdi Makedonya ile benzer bir süreç içerisindeyiz. Ancak şunu da ifade etmeliyim ki daha gidecek çok yolumuzun olduğu da açıktır.”