Bursa’nın havası, suyu, doğası, tarımı ve sanayisi adım adım takip edilecek
BURSA’NIN HAVASI, SUYU, DOĞASI, TARIMI VE SANAYİSİ ADIM ADIM TAKİP EDİLECEK. BURSA’DA KURULAN İDEAL KENTLER DERNEĞİ, BURSA’DA VE TÜRKİYE’DEKİ TÜM KENTLERDE VAR OLAN SORUNLARI İDEALİST BİR BAKIŞ AÇISIYLA İNCELEYECEK. HAFTALIK, AYLIK VE YILLIK OLARAK HAZIRLANACAK OLAN RAPORLAR, KAMUOYU İLE PAYLAŞILACAK.
Bursa’nın havası, suyu, doğası, tarımı ve sanayisi adım adım takip edilecek. Bursa’da kurulan İdeal Kentler Derneği, Bursa’da ve Türkiye’deki tüm kentlerde var olan sorunları idealist bir bakış açısıyla inceleyecek. Haftalık, aylık ve yıllık olarak hazırlanacak olan raporlar, kamuoyu ile paylaşılacak.
Kısa bir süre önce sağlıkçısından siyasetçisine, enerji uzmanından mühendisine kadar birçok kişinin bir araya gelerek kurduğu İdeal Kentler Derneği, insanların daha yaşanabilir ortamlarda bulunması için ilk adımını attı. Kısa bir geçmişe sahip olan İdeal Kentler Birliği, kurduğu komisyonlarla kısa sürede önemli mesafeler aldı. Bursa’daki bir otelde bir araya gelen dernek üyelerine seslenen İdeal Kentler Derneği Başkanı Engin Saban, “Derneğimizin tüzüğünde yer verdiği manifestosunda temel uğraşı alanlarını, çağdaş kentlerin oluşumu, kentlilik bilincinin yerleştirilmesi, engelsiz yaşamın sağlanması, hayvan haklarının korunması, tarım ve hayvancılığın geliştirilmesi, kentsel dönüşümün şehir estetiğine uygun olarak yapılması, zararlı alışkanlıklar ve şiddet ile mücadeledir. Canlı yaşamın vazgeçilmez unsurları olan havaya, suya ve toprağa sahip çıkmak adına iyileştirici projeler hazırlayarak ilgili mercilere sunacağız. İdeal bir kent havasının ve suyunun kirletilmesine, tarım arazilerinin imara ve sanayiye açılmasına izin verilmemelidir. İdeal kentin, havasına, suyuna ve toprağına sahip çıkmak adına uygulayacağı politikalar içeren bir anayasa olmalıdır. İdeal Kentler Derneğinin yapacağı hizmetler tek başına değil, kentin ana dinamikleri olan akademik odalar, sivil toplum örgütleri, sanayi ve esnaf kuruluşları, üniversiteler gibi paydaşlarla birlikte gerçekleştirilecektir” dedi.
Bursa’nın 1970’li yıllardan itibaren sanayileşmeyle birlikte göç aldığını ifade eden Başkan Saban, “Özellikle son yıllarda köylerde tarım ve hayvancılıkta yaşanan olumsuz gelişmeler, kente göçü hızlandırmıştır. Göç beraberinde çarpık kentleşmeyi de beraberinde getirmiştir. Bursa’nın adı ile özdeşleşen yeşilliği kaybolmuş, ovadaki en verimli tarım arazilerine çirkin binalar ve sanayi tesisleri inşa edilmiştir. Kent estetiği bozulmuş, havası ve suyu kirlenmiş, toprağı gitmiş, yeşil Bursa gri Bursa haline dönmüştür. Niteliksiz olarak inşa edilen binalarda, fay hattı üzerinde bulunması sebebiyle sürekli gündemde kalmıştır” diye konuştu.
Dünya ve Türkiye üzerinde yaşanan olumsuz, iklim olaylarıyla ilgili Avrupa Yeşil Mutabakatı ve Bursa’daki çeşitli sektörlere etkisi konusunda katılanlara sunum yapan İdeal Kentler Derneği İstişare Kurulu Başkanı Sedat Yalçın ise, “Bizim bir özelliğimiz olacak. Türkiye’de de belki ilk olacaktır. Aramızda, siyasetçisinden mühendisine, doktorundan enerji uzmanına kadar birçok arkadaşımız olacak. Biz hazırlayacağımız raporları, haftalık, aylık ve yıllık olarak bir kitap bile hazırlanabilir. Sanayiden politikaya, tarımdan hava kirliliğine kadar birçok kitap hazırlanabilir. 15 günde bir kamuoyunu ile bu bilgileri paylaşacağız. BM genel sekreteri hükümetlere kırmızı iklim alarmı uygulamasına geçilmesini öneriyor. Şu an dünyayı kasıp kavuran korona virüse karşı herkes büyük bir maliyet ödüyor. İş yerleri kapandı, üretim durdu, herkes hayatını yeniden düzenledi. Bir maliyet ortaya çıktı. Ancak bu iklim değişiminden doğacak maliyet ise 5-6 katı olacağı söyleniyor. Bunun hiç şakasının bile olmadığını görebiliyoruz. Korona virüsü ne kadar ciddiye alıyorsak, iklim değişikliğini ve çevremizi de o kadar ciddiye almalıyız” dedi.