Cumhurbaşkanı Erdoğan: “Erken seçim yok, Bay Kemal noktalı virgül değil nokta koyuyorum”
CUMHURBAŞKANI VE AK PARTİ GENEL BAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN PARTİSİNİN GRUP TOPLANTISINDA KONUŞTU.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Aylardır erken seçim diyor. Cumhur İttifakı’ndan Devlet Bey, Haziran 2023’te olacağını söylüyor, ben söylüyorum. Defeatle söylememe rağmen bu da yatıyor kalkıyor erken seçimden bahsediyor. Erken seçim yok. Bu ülke bir hukuk devletidir. Belirlenen tarih neyse o tarihte seçim yapılacaktır. Bay Kemal noktalı virgül değil nokta koyuyorum. Bu ülkede hukukun ne olduğunu öğreneceksin. İnşallah Haziran 2023’te seçimimizi en güzel şekilde yapacağız” dedi.
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan partisinin grup toplantısında konuştu. Komisyonda ve TBMM Genel Kurulunda 2 ay süren bir maratonun ardından kabul edilen 2022 yılı bütçesinin hayırlı olmasını temenni eden Erdoğan, “Bütçe çalışmalarına katkı sunanlara teşekkür ediyorum. Bu süreçte çok çalıştığınızı, yorulduğunuzu biliyorum. Milletimize karşı sorumluluklarımızı yerine getirmek için daha çok çalışacağımız bir döneme giriyoruz. Dünyada ve bölgemizde 10 yıldır yaşanan gelişmeler salgınla birlikte daha yeni ve daha kritik bir safhaya ulaşmıştır. Türkiye son 10 yıllık dönemde her yol ve yöntemle sınandı. Sokaklarımız kaosa sürüklenmek istendi. Ülkenin meşru yönetimi yalan ve iftira dolu montajlarla devrilmek istendi. Seçimleri engellemek için akıl ve mantık dışı yöntemler devreye sokuldu. Askeri darbeyle milli irade çiğnenmek, ülke teslim alınmak istendi” dedi.
“Dünyada eşi benzeri görülmemiş şekilde ekonomimize saldırıldı, sinsi tuzaklar kuruldu”
Dünyada eşi benzeri görülmemiş şekilde Türkiye ekonomisine yönelik aleni tehditler savrulduğunu, sinsi tuzaklar kurulduğunu ifade eden Erdoğan, “Türkiye’de yönetimi değiştirmek için kimlerin desteklenip kimlerin köstekleneceği pervasızca televizyon programlarında konuşuldu. Gece yarıları başlayan ve kesintisiz süren finans oyunlarıyla ülkemiz çökertilmeye çalışıldı. Önceleri gizli saklı yürütülen küresel ticaret kurallarına aykırı ambargolar artık açıkça yapılır, hoyratça sergilenir hale geldi. Salgınla birlikte küresel ekonomide başlayan dalgalanmalar bile ülkemize yönelik saldırıların dozunu artırmanın aracı haline dönüştürülmek istendi. Dışarıdan birileri bu oyunu kurarken içeriden birileri de aynı kirli oyunun figüranlığına ve taşeronluğuna soyundu. Biz, tüm bu süreçte önümüze çıkan her engeli aşarak ülkemizin ve milletimizin çıkarlarını korumanın mücadelesini verdik. İçine çekilmek istendiğimiz siyasi, sosyal, ekonomik, psikolojik her türlü tuzağı Allah’ın yardımı ve azizi milletimizin desteği ile bozarak yolumuza kararlılıkla devam ettik” diye konuştu.
“Elbette canımız yandı, elbette bedeller ödedik ama hamdolsun bu ülkeyi hedeflerinden koparmadık”
Zor ve sıkıntılı süreçlerden geçildiğini kaydeden Erdoğan, “Elbette canımız yandı, elbette bedeller ödedik ama hamdolsun bu milletin izzetine halel getirmedik. Hamdolsun bu ülkeyi hedeflerinden koparmadık. Hamdolsun büyük ve güçlü Türkiye’nin inşası yolundan sapmadık. Enflasyondan kurtulmak için ana muhalefetin sözcüsü bizden kurtulmanın gereğinden bahsediyor. Az önce ifade dildi. Yüzde 7’ye enflasyonu düşüren kimdi? Biz düşürdük, biz. Faizi yüzde 4 buçuklara düşüren kimdi? Bizdik, biz. Ama sizin kitabınızda ne düşük faiz ne de düşük enflasyon diye bir şey yok. Sizin tarihiniz yüksek faizlerle dolu, yüksek enflasyonla dolu. Biz ise ne dedik halkımızı ne faize ne enflasyona ezdirmeyeceğiz dedik ve bunun mücadelesini veriyoruz. Alışacaksınız bunlara ve AK Parti iktidarı ile bunlar nasıl oluyor bunları göreceksiniz, öğreneceksiniz. AK Parti iktidarı ile hemhal olmak dünden bugüne değil biraz zaman gerektiriyor. İşte şimdi o mücadelenin verildiği günlerdeyiz” ifadelerini kullandı.
Türkiye’nin yeni bir atılımın içinde olduğunu ifade eden Erdoğan şunları kaydetti:
“Tüm bu birikimin üzerine dünyadaki gelişmelerin önümüze serdiği fırsatları değerlendirecek şekilde yeni bir atılımın içerisindeyiz. Bugüne kadar girdiğimiz mücadelelerden nasıl alnımızın akıyla çıktıysak, her seferinde ülkemize ve milletimize nasıl kazandırdıysak, inşallah bu defa da hayırlısıyla istediğimiz neticelere ulaşacağız. Önümüzde engeller yok mu, var. Bu ana muhalefetten daha büyük engel olur mu? Adamların işi gücü bu engel. Önümüzde riskler yok mu, var. Önümüzde tuzaklar yok mu, var. Ama bizim azmimiz ve gücümüz, evelallah bunların hepsinden fazladır, üstündür, güçlüdür. Yeter ki birliğimize, beraberliğimize, kardeşliğimize sıkı sıkıya sahip çıkalım. Bunu başardığımızda diğer her şeyin üstesinden geliriz.”
“Öyle parmak sallamakla da bir yere varamazsınız”
Erken seçimin söz konusu olmadığını ifade eden Erdoğan, “Maalesef ülkemizde bir kesim dışarıdan da aldıkları işaret ve destekle bu birlik, beraberlik, kardeşlik iklimini dinamitlemenin peşinde. İşte çıkmış bir tanesi, hastanelerde sus diyorlar ya o da onu gösteriyor. Susmanız gerekiyor, bunu önce öğrenin, çünkü siz başka işe yaramazsınız. Öyle parmak sallamakla da bir yere varamazsınız. Ne diyor, şu hale bak ya aylardır erken seçim diyor. Devlet Bey, Haziran 2023’te olacağını söylüyor. Ben Haziran 2023’te olacağına inanıyorum. Defeatle söylememize rağmen bu da yatıyor kalkıyor erken seçimden bahsediyor. Erken seçim yok, bu ülke bir hukuk devletidir. Belirlenen tarih neyse o tarihte seçim yapılacaktır. Bay Kemal noktalı virgül değil ha nokta koyuyorum. Bu ülkede hukukun ne olduğunu öğreneceksin, bu ülkede yine nasıl gelişmiş ülkelerde sistem böyle çalışıyorsa bizde de öyle çalışacak. İnşallah Haziran 2023’te seçimimizi en güzel şekilde yapacağız” ifadelerini kullandı.
“Başaramayacaksınız, Türkiye’nin kazanımlarını heba edemeyeceksiniz”
“Burada ülkenin felaketinden medet uman kifayetsiz siyasetçilere sesleniyorum” diyen Erdoğan, “Buradan manşetlerle hükümet devirip hükümet kurmaya alışmış akademisyen ve gazeteci kılıklı muhterislere sesleniyorum, buradan milli iradenin üstünlüğünü kabul etmeyen darbe heveslilerine sesleniyorum, buradan çalışmadan, emek vermeden para kazanmaya koşanlara sesleniyorum. Para kazanma peşinde alın teriyle koşanları alkışlıyorum. Buradan terörle, şiddetle, ambargoyla Türk siyasetini dizayn etmeye çalışan emperyalistlere sesleniyorum, buradan siyaset kurumuna ayar vermeye alışmış vesayet artıklarına sesleniyorum. Başaramayacaksınız. Türkiye’nin kazanımlarını heba edemeyeceksiniz. Türkiye’yi eski, kötü günlerine geri döndüremeyeceksiniz. Bu milletin alın terini sömüremeyeceksiniz. Bu ülkenin ayağına pranga vuramayacaksınız. Türkiye’yi 2023 hedeflerine ulaşmaktan alıkoyamayacaksınız. Ülkemizin 2053 vizyonunu hayata geçirmesine engel olamayacaksınız. Ya millet iradesini kabullenecek, milletle beraber olacak, milletle beraber kazanacaksınız ya da kaybedeceksiniz. Türkiye kazanacak, Türk milleti kazanacak ama siz kaybedeceksiniz. Hiç kimsenin kişisel çıkarı, şahsi hesabı, nefsi arzusu topyekun milletin menfaatlerinden, ülkenin kazanımlarından üstün değildir. Hep birlikte kazanacağız, hep birlikte yükseleceğiz, hep birlikte dünyada hak ettiğimiz yere geleceğiz. Yağan yağmurda beraber ıslandığımız gibi açan güneşte de beraber ısınacağız. Biz, inancına, kökenine, meşrebine, tercihlerine bakmadan her rengiyle, her deseniyle, her tonuyla, her ferdi ile milletimizin tamamını seviyoruz. 84 milyonun her birini, her bir ferdini bağrımıza basıyoruz. Bugüne kadar aşkla bağlı olduğumuz milletimize hizmet etmek dışında hiçbir gaye taşımadık” açıklamasında bulundu.
Vatandaşlara seslenen Erdoğan, “Eksiğimiz olabilir, noksanımız olabilir, hatta hatamız olabilir ama iyi niyetimizden, samimiyetimizden, gayretimizden, ülkemize kazandırdığımız eser ve hizmetlerin büyüklüğünden, ortaya koyduğumuz hedeflerin doğruluğundan kimsenin şüphesi olamaz. Ekonomide yaşanan gelişmeler sadece bizim ülkemize mahsus değildir, sadece bu döneme mahsus da değildir. Esasen ekonomi dediğiniz dinamik alan sürekli bir değişim içindedir. Son büyük değişim 2008 küresel finans kriziyle başlamış, salgın kriziyle de tamamen su yüzüne çıkmıştır. Sorunun kaynağı, küresel ekonomiden gelişmekte olan ülkelerin aldığı payın düzenli bir şekilde artarak gelişmiş ülkeleri geride bırakmış olmasıdır. Yetişmiş insan potansiyeli ile sanayide ve tarımdaki üretim gücüyle inovasyon kabiliyeti ile gelişmekte olan artık kaplarına sığmamaktadır. Buna karşılık sadece finans gücü ve tüketime dayalı gelişmiş ülkeler mevzi kaybediyor. Ekonominin temeli değişirken çatısının aynı kalması mümkün değildir. Biz de Türkiye’nin geçtiğimiz 19 yılda kurduğumuz altyapı içinde en güzel şekilde değerlendirmesini sağlamak için çalışıyoruz. Bu sürecin en iyi şekilde değerlendirilmesi için çalışıyoruz. Kartların yeniden karıldığı bu dönemde gelişmiş ülkeler ligine yükselen devletler önümüzdeki bir asra damgalarını vuracaklardır” dedi.