AK Parti’li Kavuncu’dan CHP’li Gök’e tepki
AK PARTİ ÇORUM MİLLETVEKİLİ EROL KAVUNCU, ÇORUM VALİSİ MUSTAFA ÇİFTÇİ’Yİ ELEŞTİREN CHP ANKARA MİLLETVEKİLİ LEVENT GÖK’E SERT TEPKİ GÖSTEREREK, “GÖK’ÜN SÖYLEMLERİ SİYASİ BİR ÇIKAR ELDE ETME BASİTLİĞİNDEN İLERİ GİDEMEYECEKTİR” DEDİ.
AK Parti Çorum Milletvekili Erol Kavuncu, Çorum Valisi Mustafa Çiftçi’yi eleştiren CHP Ankara Milletvekili Levent Gök’e sert tepki göstererek, “Gök’ün söylemleri siyasi bir çıkar elde etme basitliğinden ileri gidemeyecektir” dedi.
AK Parti Çorum Milletvekili Erol Kavuncu, partisinin Çorum’da düzenlenen il danışma meclisi toplantısında Vali Çiftçi’yi eleştiren CHP Ankara Milletvekili Levent Gök’e tepki gösterdi. Vali Çiftçi’nin Çorum’da göreve başladığı ilk günden itibaren çalışkanlığı, azmi, şehrin bütün kesimleri ve dinamikleriyle kurduğu sağlıklı iletişimiyle Çorumluların gönlünde müstesna bir yer edindiğini vurgulayan milletvekili Kavuncu, liyakati, ehliyeti ve devlet adamı kimliği ile tanınan Çiftçi’nin dün yakışıksız ifade ve mesnetsiz ithamlarla adeta hedef haline getirilmek istendiğini söyledi.
Partisince düzenlenen bir program için Çorum’a gelen CHP Ankara Milletvekili Levent Gök’ün talihsiz bir açıklama yaparak Vali Mustafa Çiftçi ile ilgili tamamen yanlış, gerçekleri yansıtmayan söylemlerde bulunduğunu anlatan Kavuncu, “Geldiği ilk günden beri icraatlarıyla Çorum’da yediden yetmişe tüm vatandaşların teveccühünü kazanan bir devlet ve millet adamına karşı takınılan bu tavır ve tutumu kabul etmek mümkün değildir. Zira ülkesine hizmeti şiar edinen, işine sevdalı, üstün bir devlet terbiyesine haiz, azmi ve çalışkanlığı yaptığı icraatlarla aşikar olan valimiz, bulunduğu makamı fazlasıyla hak etmektedir. Bu düşünce sadece Çorum’a özgü bir düşünce de değildir. Onu tanıyıp bilen herkes benzer düşünceleri paylaşmaktadır. Zira sel felaketi nedeniyle 24 gün süreyle Sinop Türkeli’nde görev yapan valimiz, yaptığı hizmetler ve kişiliğiyle kısa sürede Sinoplu vatandaşlarımızın gönüllerine girmeyi başarmıştır. 2008 yılından bu güne hakkında her yıl çok daha kapsamlı anma programı yapılagelen İskilipli Mehmet Atıf Hoca’nın kabrinin ziyaret edilmesinin üzerinden 9 ay geçtikten sonra aynı konunun tekrar gündeme taşınması; söyleyecek başka sözü, icraatı ve gündemi olmayanların işi olsa gerektir. Bu zihniyetin artık uykusundan uyanması şarttır. Tek parti dönemindeki, CHP il başkanlarının; ilin hem valisi, hem belediye başkanı, hem hâkimi, hem savcısı, hem askeri, hem polisi olduğu dönemler çok gerilerde kalmıştır. Zira artık söz de karar da milletindir” diye konuştu.
“Halkın her türlü talebine olumlu cevap veren, her kesimini kucaklayarak vatan, millet sevdasıyla ibadet aşkıyla hizmet eden Valimize maalesef haddi aşan söylemlerde bulunan Levent Gök, bu sefer sert kayaya çarpmıştır” diyen Kavuncu, şunları kaydetti:
“Zira hemşerilerimizin tepkisine neden olan bu söylemler siyasi bir çıkar elde etme basitliğinden ileri gidemeyecektir. Böylesine halktan, realiteden kopuk bir tavır ve söylemin Çorum’da hiçbir kesim tarafından hoş karşılanmayacağı da aşikardır. Siyasette milletle inatlaşmak, millete rağmen iş görmek, millete rağmen yol yürümek diye bir anlayış kesinlikle mümkün değildir. Eminim CHP Çorum milletvekili, CHP Çorum il başkanı ve kadirşinas Çorumlu CHP seçmeni de dahil olmak üzere Levent Gök’ün hariçten gazel okuyan bu anlamsız, gereksiz çıkışından herkes rahatsız olmuştur. Gök, biz sizi aslında mecliste beyefendi kişiliğinizle tanırdık ve öyle de biliyorduk. Lütfen son dönemlerde CHP’nin kapıldığı yalan, çarpıtma, nefret ve kin rüzgârına siz de kapılmayın. Valimizi hedef almak, meyve veren ağacı taşlamaktan başka bir anlam taşımamaktadır. Bizler hepimiz her şartta hak bildiğimiz yolda hiçbir tehdide boyun eğmeden yürümeye devam edeceğiz. Diğer taraftan üzerinden 95 yıl geçmesine rağmen hala aziz milletimizin vicdanında mazlum ve mağdur olarak yer edinmiş olan İskilipli Mehmet Atıf Hoca’nın kabrinde dualarla anılması yerinde ve gerekli bir davranıştır. Ayrıca yapılan hataların tekrar etmemesi, yaşanan acıların yeniden yaşanmaması için İskilipli Atıf Hoca’ya itibarının iade edilmesi tarihi bir sorumluluk olarak karşımızda durmaktadır.”